by ICF Türkiye ICF Türkiye

ICF Türkiye Başkanı Yunus Emre Şentürk Ekotürk Cesur Adımlar programının Canlı Yayın konuğu oldu.

ICF Türkiye Başkanı Yunus Emre Şentürk; 15 Nisan 2023’te, Ekotürk’te Mert Aydıner’in hazırlayıp sunduğu Cesur Adımlar programının Canlı Yayın konuğu oldu.

Programda koçluk mesleği ve dönüşüm üzerine çok değerli bilgiler veren Yunus Emre Şentürk’ün videosunun kaydını aşağıdaki link’ten izleyebilirsiniz.

by ICF Türkiye ICF Türkiye

Hafta sonu için podcast önerileri

Haftanın son iş günü çıkışında trafikte sıkılanlara ya da hafta sonu için arayışı olanlara Selim Karakaya’dan podcast önerileri…

Koçluk da Neymiş?

Son yıllarda çok fazla konuşulmaya başlanan koçluk kavramı üzerine içeriklerin paylaşıldığı bir podcast. Uluslararası Koçluk Federasyonu’nun Türkiye temsilcisi ICF Türkiye, koçluğu doğru tanımak, etkilerini konuşmak, Türk ekonomisindeki ve işletmelerdeki yerini irdelemek ve toplumdaki genel konumunu kavramak için konuklar eşliğinde bilgilendirici içerikler hazırlıyor.

Kaynak: https://gazeteoksijen.com/amp/sanat/hafta-sonu-icin-podcast-onerileri-166085

by ICF Türkiye ICF Türkiye

ICF Türkiye, Koçluk-Terapi İlişkisini Ele Aldı – Haber

blank

Koçluk mesleğinin global çatı kuruluşu ICF’in (Uluslararası Koçluk Federasyonu) ülkemizdeki tek yetkili temsilcisi ICF Türkiye, pandemi nedeniyle 3 yıl aradan sonra fiziki olarak düzenlediği “Koçlar Buluşması” etkinliğinde, ülkemizin farklı şehirlerinden 200’e yakın profesyonel koçu bir araya getirdi.

60 profesyonel koçun gönüllü olarak hizmet verdiği çalışma kurullarının faaliyetlerinin sunulduğu etkinlikte; farklı iletişim deneyimlerine sahne olan bir “Networking” atölye çalışması ve “Psikolog Koçlar Koçluğu Konuşuyor” isimli bir de panel gerçekleştirildi. Hem profesyonel koç olan hem de psikoloji eğitimi almış 3 uzmanın katıldığı panelde, “profesyonel koçluk-terapi” ilişkisi ele alındı ve farklı vesilelerle kamuoyunun da gündemine gelen, her iki meslek alanının birleşim ve ayrım noktaları ortaya kondu.

ICF Türkiye’nin çalışma kurullarından gönüllü hizmet veren profesyonel koç sayısı 60’a ulaştı… Diğer derneklerle ortak Bilim Kurulu geliyor…

Etkinliğin açılış konuşmasında, öncelikle bugüne kadar hizmet veren tüm ICF Türkiye Başkan ve Yönetim Kurulu Üyelerine ve şu anda ICF Türkiye’nin farklı çalışma gruplarında gönüllü hizmet veren 60 profesyonel koça teşekkür eden ICF Türkiye Başkanı Yunus Emre Şentürk; “Gönüllü olarak çalışan meslektaşlarımız, gerçekten işlerinden, ailelerinden feragat ederek, canla başla çalışıyorlar. Kendilerine şükranlarımı bir kez daha sunuyorum. Bugün aramızda temsilcileri bulunan diğer koçluk derneklerine de işbirlikleri için teşekkür ediyorum. Yakında ortak bir Bilim Kurulu oluşturacağız ve güzel işlere imza atacağız.” dedi.

Türkiye’de Global Zirve

2023 yılında hayata geçirecekleri çalışmalardan da bahseden ICF Türkiye Başkanı Yunus Emre Şentürk, sözlerini şöyle tamamladı: “Öncelikle 2 önemli müjdem var: İlki, ICF Global kapsamında 13 ülkenin lokal ICF’lerinin katılacağı Online Zirveye ev sahipliği yapacak olmamız. Bu global koçluk sinerjisi anlamında çok önemli bir fırsat. İkinci ise, 2 yılda bir düzenlediğimiz ve seçtiğimiz tema ile gündem belirlediğimiz Koçluk Konferansı’mız. Her iki etkinliğimizi de, 2023 yılında koçluk mesleği adına bir ivme yakalama fırsatı olarak görüyoruz. Ayrıca her sene düzenlediğimiz Koçluk Haftası kutlamaları da bu ivmeyi güçlendirecektir.”

“Psikolog Koçlar Koçluğu Konuşuyor”

Hem psikoloji eğitimi almış hem de uzun yıllardır profesyonel koç olarak kariyerlerini sürdüren, Sema Kayahan Süvarioğlu,  Ayşen Özcanoğlu ve Seden Limoncuoğlu’nun katıldığı ve ICF Başkanı Yunus Emre Şentürk ve ICF Türkiye Yönetim Kurulu Üyesi Beyza Erdem Balcı’nın moderatörlük yaptığı panelde, “profesyonel koçluk-terapi” arasındaki ilişkiler ayrıntılarıyla ele alındı.

Süvarioğlu: “Profesyonel açıdan hem koçluk hem mentorluk hem de psikologluk şapkalarını bir arada taşıyorum ve her üç alanın kural ve çerçevelerine özen göstererek, bir anlamda bütünsel yaklaşıyorum.”

Panelistlerden Sema Kayahan Süvarioğlu öncelikle, terapi uzmanlık alanıyla, psikologluk uzmanlık alanlarının ayrımını netleştirerek, şöyle konuştu: “İnsanların algısında genellikle psikolog dendiğinde, terapistlik şekilleniyor. Oysa APA’nın (American Psychological Association) belirlediği, spor psikolojisi, sağlık psikolojisi vb. 146 adet alt psikoloji alanı var. Ben aslında profesyonel açıdan hem koçluk hem mentorluk hem de psikologluk şapkalarını bir arada taşıyorum ve her üç alanın kural ve çerçevelerine özen göstererek, bir anlamda bütünsel yaklaşıyorum.”

Özcanoğlu: “Her iki alanında uğraştığı materyal insan ama sınırları iyi çizmek çok önemli.”

Koçluk mesleğini yaparken de insan ve onun psikolojisiyle çalışıldığını vurgulayan Ayşen Özcanoğlu ise; tam da bu nedenle her iki alanın benzeşen noktalarını çok önemsediğini ifade ederek; “Özünde her iki alanın da uğraştığı şey, insanın kendi keşif yolculuğuna destek olunmasıdır. Ben bir psikolog ve koçum ama terapi yapmıyorum. Bir noktadan sonra sınırları iyi çizmek çok önemli. Eğer koçluk verdiğim kişinin bir terapiste ihtiyacı olduğunu düşündüğümde bunu kendisine söylüyorum ve yönlendiriyorum. Ama koçluk ve psikologluk alanlarında sınırlar, terapistlik ile karşılaştırıldığında bu kadar kesin değil. ‘Buraya kadar koçluk bilgimi, bundan sonra psikologluk bilgimi kullanacağım…’ gibi bir ayrım mümkün değil. ” dedi.

Limoncuoğlu: “İnsan biyo-sosyal-psiko bir varlık. Biyo kısmını doktorlara bırakıyorum. Psikoloji kısmı terapistlerin ve sosyal kısmı koçların alanı…”

Her iki meslekte de insanlarla çalışıldığı fikrine katıldığını vurgulayan Seden Limoncuoğlu ise, “İster koçluk, ister terapi ve isterse yöneticilik olsun, insanlarla çalışılıyor ve insanlarla sonuç alınıyor. Koç da olsanız, terapist de, sonuçta bir güven ilişkisi içinde hayatını açıyor insanlar size. Her iki dalın da birbirlerini beslediklerini düşünüyorum. Koçluğun gücü, iş dünyasındaki bireylerin hedefe odaklanmalarının desteklenmesi, güçlü yönlerinin onlara hatırlatılması ve heybelerden akla gelemeyen araçların çıkarılması gibi unsurlardadır. Ayrıca, sürdürebilirliğin bu derece önemli olduğu bir dönemde kurumlar çalışanlarına kesinlikle terapi servisi de verdirmeliler. Ve paralel bir şekilde, koçvari liderlik çalışmaları, koçların yetiştirilmesi, koçluk servisi verilmesi de bir diğer hayati nokta. Her üç alnında ayrım noktalarını ise şöyle belirtmek isterim: İnsan biyo-sosyal-psiko bir varlık. Biyo kısmını doktorlara bırakıyorum. Psiko kısmı zaten net, terapistlerin alanı. Ve bir yanda da sosyal bir varlığız biz. Ailede varız, çalışma hayatında varız, farklı kimliklerimiz arasında gidip geliyoruz. İşte burada da koçluk devreye giriyor.  ” dedi.

Koçlar Buluşması etkinliğinde ayrıca, ICF Türkiye Başkan Yardımcısı ve Projeler ve Araştırma Kurulu Başkanı Çakır Dilek Yunar; Sayman Oya Fadıloğlu; Genel Sekreter Serdar Samsun; Yönetim Kurulu üyesi ve Üye İlişkileri ve Eğitim Kurulu Başkanı Esra Miller; Yönetim Kurulu Üyesi ve Mesleki İç Düzenleme ve Etik Kurulu Başkanı Filiz Gündoğdu ve Yönetim Kurulu Üyesi ve Pazarlama, Dijital ve Sosyal Medya Kurulu Başkanı Beyza Erdem Balcı, kurullarının çalışmalarıyla ilgili bilgiler verdiler.

by ICF Türkiye ICF Türkiye

Üreten Ellere Koçluk Desteği

 

Uluslararası Koçluk Federasyonu ICF Global’in, Türkiye’deki tek yetkili temsilcisi ICF Türkiye; kadınlara, gençlere, çocuklara ve farklı dezavantajlı gruplara yönelik sosyal sorumluluk projelerine devam ediyor.

Her projede alanının etkili sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliğine giden ICF Türkiye, bu kez de “Üreten Eller” isimli projede, kadınların üretim ve istihdam süreçlerine katılımlarının desteklenmesi amacıyla, dünyanın 105 ülkesinde ve Türkiye’de 15 şehirde örgütlü JCI-Junior Chamber International (Genç Liderler ve Girişimciler Derneği) ile iş birliğine gidiyor. ICF Türkiye tarafından yapılan açıklamada, “Üreten Eller” projesinde, JCI üyesi kadın girişimciler ve girişimci adaylarına, ICF Türkiye üyesi profesyonel koçlar tarafından, tamamen gönüllük esasına dayalı ücretsiz profesyonel koçluk desteği verileceği belirtildi.

Proje Aralıkta tamamlanacak

Projede, JCI İstanbul üyesi, farklı toplumsal kesimlerden kadınların, girişimcilik faaliyetlerinde cesaretlendirilmesinin, yaratıcılıklarının artırılmasının ve kararlılıkla ilerlemelerinin desteklenmesinin amaçlandığı vurgulandı. Bu yılın Aralık ayında tamamlanması planlanan projede, ICF Türkiye üyesi profesyonel koçların, JCI üyesi 40’ın üstünde girişimci kadına, üçer seans bireysel koçluk hizmeti vereceği ifade edildi. Ayrıca projenin bir çalışma toplantısı ile başlayacağı vurgulandı. JCI olarak hayata geçirdikleri projelerle çok daha güçlendiklerini vurgulayan JCI Proje Lideri Irmak Başoğlu, “Projelerimizle kadınlarımızın özellikle liderlik, girişimcilik ve yaratıcılıklarını geliştiriyoruz. ICF Türkiye’nin hem kadınlara yönelik gönüllü sosyal fayda sunma geleneğini iyi biliyoruz hem de koçluğun geliştirici etkisine yürekten inanıyoruz. ICF Türkiye işbirliğinde, üye girişimci kadınlarımıza önemli katkılar sunacağımıza eminiz” dedi. ICF Türkiye Projeler Kurulu Üyesi ve Proje Lideri Çiğdem Karadeniz ise; “Bir projede daha girişimci kadınlarımızla bir araya geliyoruz. Bizim temel misyonlarımızdan birisi, koçluğun destekleyici etkisiyle, özellikle kadınlarımızın hayatlarının kolaylaşmasına katkı sunmaktır. Bu katkıyı girişimci ve üreten kadınlarımız nezdinde gerçekleştirmekten daha mutlu oluyoruz” dedi.

Daha etkin katkı

ICF Türkiye Başkan Yardımcısı ve Projeler Kurulu Başkanı Çakır Dilek Yunar da, ICF Türkiye olarak varlık nedenlerinin en önemlilerinden birisinin, koçluk hizmeti üzerinden, özellikle kadınlar, çocuklar, gençler ve farklı dezavantajlı gruplara sosyal fayda sunmak olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi: “Üreten Eller projesiyle, girişimci kadınların yaratıcılıklarını artırmalarına ve kararlarını daha cesaretle vermelerine destek olarak; üretim ve istihdamda daha etkin hale gelmelerine katkı sunmayı hedefliyoruz. Proje partnerlerimize ve görev alan üyelerimize binlerce kez teşekkür ediyoruz. Koçluğun kelebek etkisini bilen ve yaşayan bir toplum olma yolunda sorumluluklarımızın farkındayız ve projelerimize devam ediyoruz. Koçluk deneyiminin belki de güzel tarafı hayat boyu devam etmesidir. Projeye katılan girişimci ve üreten kadınların, koçluk deneyimlerinin bıraktığı izleri yaşamlarının devamında da gözlemleyeceklerine eminim” dedi.

Katılım şartları

ICF Türkiye tarafından yapılan açıklamada, projede yer almak isteyen koçların, ICF Türkiye aktif üyesi olması, en az 125 saat ICF onaylı temel koçluk eğitimi almış olması, en az 150 saat koçluk deneyimi, en az 10 yıllık profesyonel iş deneyimi şartları arandığı belirtildi. Ayrıca tüm koçların; ICF Türkiye Proje ve Araştırmalar Kurulu’nun düzenleyeceği projenin tanıtım ve değerlendirme toplantılarına katılması ve eğitim ve deneyim belgelerini sunmaya hazır olması gerektiği vurgulandı.

by ICF Türkiye ICF Türkiye

Paradergi.com.tr – Koçluk nedir? Koç kime denir?

İş dünyasında koçluk, mentorluk, danışmanlık gibi kavramlar genelde birbirine karışıyor. Peki koçluk nedir? Koç kime denir? ICF Türkiye Başkanı Yunus Emre Şentürk koçluğu anlattı.
blank

PARA RÖPORTAJ/ ÜRÜN DİRİER Uluslararası Koçluk Federasyonu ICF, koçluk mesleğinin liderliğini üstlenmiş küresel bir organizasyon. ICF Türkiye ise, ICF’in bir şubesi olarak 2005 yılında kuruldu. ICF’in ülkemizdeki temsilcisi olan kuruluşun temel amacı, ülkemizde koçluk mesleğinin güvenilirliğini sürdürmek için programlar ve standartlar oluşturmak. ICF Türkiye Başkanı Yunus Emre Şentürk ile, 16-17 Mayıs tarihlerinde kutlanacak Koçluk Haftası öncesi, koçluğun ne olduğu ve ne olmadığı üzerine sohbet ettik.

İş dünyasında koçluk, mentorluk, danışmanlık, eğitmenlik birbirine karışıyor genelde. Bu kavramları nasıl ayırabiliriz?

Hangi türden olursa olsun danışmanlık temel olarak danışanı “düzeltmeye” ya da “iyileştirmeye” odaklanır. Ayrıca bir danışmanın, danışana yanıtlar ve çözümler sunan bir uzman olması beklenir. Ve doğal olarak ikili arasında bir hiyerarşi vardır. Koçlar ise her müşterisini kendi hayatlarında ve çalışmalarında uzman olarak kabul eder. Bu nedenle koçluk mesleğini yerine getirirken “tavsiye vermemek” koçluğun en temel ilkelerinden biridir. İkilinin arasında bir hiyerarşi de yoktur. Mentorluk ise daha çok, ilgili alanda yıllarını geçirmiş tecrübeli profesyonellerin bir anlamda kişisel tecrübe aktarımıdır. Eğitim ise hepimizin bildiği gibi, belli bir bilim dalında, belli bir konuda bilgi ve beceri kazandırma, yetiştirme ve geliştirme işidir, koçluktan ve her türlü danışmalıktan apayrı bir alandır.

Koç kime denir?

Koçluğun global tepe kuruluşu ICF koçluğu özetle şöyle tanımlıyor; Koçluk, günümüzün belirsiz ve karmaşık ortamlarında, kişisel ve mesleki potansiyeli en üst düzeye çıkarmak için ilham veren, düşünmeye teşvik eden ve yaratıcı bir süreçte kişi ile profesyonel olarak kurulan bir ortaklık ilişkisidir. Biz koçlar koçluk ettiğimiz herkesi kendi hayatlarında ve çalışmalarında uzman olarak kabul ederiz. Sorumluluğumuz, hizmet alanın ulaşmak istediği hedefleri keşfetmek, netleştirmek ve bunlara uyum sağlamaktır. Hizmet alanın kendini keşfetmesini teşvik etmek ve ürettiği çözümleri ve stratejileri ortaya çıkarmaktır. Bir koç hizmet alanın liderlik becerilerini geliştirirken ve potansiyellerini ortaya çıkarırken, iş ve özel yaşam ile ilgili görüşlerini önemli ölçüde geliştirmelerine yardımcı olur. Bu süreçte koç, güçlü sorular sorarak, can kulağı ile dinleyerek, pozitif geri bildirim vererek ve modelleme yaparak etkin ve etkileşimli bir iletişim ortamı yaratır. Aslında başka bir ifadeyle koçluk, “doğru soru sorma ve kişinin kendisine doğru sorular sormasını sağlama sanatıdır” denebilir.

Bir meslek olarak koçluğun geleceğini nasıl görüyorsunuz? Hem sizin hem de global ICF’in yaptırdığı güncel araştırmalar var bildiğimiz kadarıyla…

Koçluk nispeten genç bir disiplin tabi ama her geçen yıl koçluğa olan ilgi artıyor. ICF ve PwC’nin Küresel Koçluk Araştırması her dört yılda bir yenileniyor. 2020 ICF Küresel Koçluk Araştırması Raporu’na göre, koçluğun faydasına ilişkin artan farkındalığın oranı, sürekli yükseliyor. Koçluktan elde edilen gelirin ise, 2020 Raporu’nda, 2016 Raporu’na göre yüzde 21’lik bir artış gösterdiği ve 2.849 milyar dolara ulaştığı görülüyor. Koçluğun gelişimi ile ilgili öne çıkan unsurlardan biri de, koçluk becerilerini kullanan yönetici ve liderlerin sayısındaki artıştır. 2020 Raporu’nda bu sayı 2016 Raporu’na göre yüzde 46 bir artış göstererek 15 bin 900’e ulaşmış durumda. Araştırmada koçluk mesleğinin önündeki engeller nelerdir sorusu da soruldu ve çıkan sonuçlara göre mesleğin önündeki en büyük engelin yüzde 49 ile kendilerini koç olarak tanıtan eğitimsiz koçlar ve yüzde 31 ile pazardaki kafa karışıklığı olduğu gözlemlendi.

Bu araştırma pandemi öncesi gerçekleştirilmiş, pandemi bu rakamları nasıl değiştirdi?

Pandemi sürecinde olanı daha iyi anlamak için, yine ICF ve PwC tarafından Haziran-Temmuz 2020 döneminde “COVID-19 ve Koçluk Endüstrisi” anketi yapıldı ve Ocak-Şubat 2021’de anket tekrarlandı. Birçok endüstride olduğu gibi koçluk endüstrisinde de pandeminin, koçların ve koçluk müşterilerinin yaşama, çalışma ve birbirleriyle bağlantı kurma biçimleri üzerinde çarpıcı etkileri olduğu bulguladı. Araştırmalara 150’ye yakın ülkeden, 10 bini aşkın profesyonel koç ve üst düzey yönetici katıldı. Araştırmaya katılan koçların yüzde 58’i pandeminin gelir ve istihdam üzerindeki etkisini deneyimlediklerini belirtti. Bu etkilerin başında yüzde 42 ile gelir azalması, yüzde 32 ile koçluk saatlerinde azalma gösterildi. ICF Türkiye olarak biz de, PDR InSight iş birliği ile Nisan/2021’de Profesyonel Koçluk Algı Araştırması gerçekleştirdik. Amacımız koçluk ile ilgili toplumumuzdaki algıyı net olarak görebilmek, kaynağını saptamaktı. Araştırmada sorulan açık uçlu sorulara verilen yanıtlar, eğitimsiz koçların mesleğe zarar verdiğini, profesyonel kurumlar tarafından akredite edilmeyen eğitimlerin de benzer zararları içerebileceğini gösterdi. Başka bir ifadeyle 2020 ICF Küresel Koçluk Araştırması ile paralel sonuçlar çıktı.

16-17 Mayıs tarihlerinde, her sene tüm dünya ile aynı tarihlerde Koçluk Haftasını kutluyorsunuz. Bu seneki tema “Geleceği Yeniden Tasarlamak” olarak belirlenmiş. Bu sene hangi alanlar ele alınacak, konuşmacılar kimler olacak?

Tüm dünyada 1999 yılından bu yana her sene Mayıs ayında kutlanan Koçluk Haftası’nda, seçtiğimiz temaların gündemi yakalama başarısı ve davet ettiğimiz konuşmacıların çeşitliğiyle dikkat çekiyoruz. Geçen sene pandemi süreci nedeniyle Koçluk Haftası’nın temasını “Zor Zamanları Aşmak”; bir önceki sene ise, belirlediğimiz 4D Manifestomuz doğrultusunda, “Dayanışma-Dayanıklılık-Denge-Dönüşüm” olarak belirlemiştik. Neden Geleceği Yeniden Tasarlamak? İnsanlığın ortalama 100 yılda bir yaşadığı küresel pandemi felaketinde artık bir aşamaya ulaştık ve uzaktan çalışma, hızlanan dijitalleşme vb. nedenlerle artık eskiye dönüş söz konusu değil, bu belli artık. Ve artık her alanda geleceği yeniden tasarlamanın zamanın geldiğini düşünüyoruz. Elbette yaşamın akışında bir taraftan da yapılıyor bu zaten. 16 Mayıs 2022 Pazartesi akşamı, bugüne kadar ICF Türkiye Başkanlığı yapmış tüm isimlerin katıldığı oturumla açılış yapacağız. 17 Mayıs Salı günü ise, Girişimcilik ve Koçluk, Koçluk ve Sosyal Networking, Yeni Nesil Medya ve İletişim Dili, Jenerasyonlara Koçluk İlişkisi, Koçluk ve Markalaşma gibi gelecek için çok önemli konuları, alanlarının en etkili isimleriyle ele alacağız. Ülkemizdeki koçluk okullarının katılımıyla haftamızın kapanışını yapacağız.

Dönüştüren Koçluk Hikayeleri webinar serinizden de bahseder misiniz?

Türkiye için bir ilk niteliği taşıyan “Dönüştüren Koçluk Hikayeleri” webinarında bugüne kadar 20’den fazla holdinginin üst düzey yöneticisini konuk ettik. Gerçekten çok verimli bir etkinlik serimiz bu. Biz ICF Türkiye olarak pandemi sürecine hızla uyum sağlamaktan açıkçası gurur duyuyoruz. Geçen süre boyunca, Yapı Kredi Bankası, Akbank, HSBC Türkiye, QNB Finansbank, AXA Sigorta, Aksigorta, Arçelik, IQVIA Türkiye, Boyner Holding, DeFacto, GlaxoSmithKline, Servier, Bosch Türkiye, Hugo Boss, Tofaş, Borusan Holding, Logo Yazılım, tesa Bant gibi kurumların üst düzey yöneticilerini konuk ettik. Koçluk uygulamalarının, hatta tamamen özgün bazı uygulamaların bu şirket ve markaların kurumsal yapılarına neler kattıklarını, çalışan memnuniyetinin ulaştığı noktaları, koçluk uygulamalarını deneyimlemeye başlamamış kurumlara önerileri konuştuk. Türkiye’deki koçlarla, bu kurumlardaki üst düzey yöneticiler ve koçlar arasında 2 yıl boyunca köprü olduk.

ICF Türkiye olarak STK iş birlikleriniz var mı?

Evet, ICF Vakfı, her yıl düzenlediği “Gift of Coaching Awards” programı ile topluluklarında ve dünyada fark yaratan gönüllü koçluk projelerini ödüllendiriyor. Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği işbirliğinde 6 yıldır yürüttüğümüz “Kadınlarla El Ele” projemizin yanı sıra; ÖRAV (Öğretmen Akademisi Vakfı) ile yürüttüğümüz “Eğitime Destek Geleceğe Yatırım” ve Türk Eğitim Derneği (TED) ile yürüttüğümüz “10.000 Genç Meşale Kariyer Koçluğu” projeleri, ICF Türkiye olarak bize, “2019 Yılı Onur Ödülü”nü kazandırdı. Bunlar hayata geçirdiğimiz projelerin sadece 3 tanesi. Türkiye Görme Özürlüler Kütüphanesi (TÜRGÖK) ile 2. etabına başladığımız Sesten Gönüle projesi; Türkiye Soroptimist Kulüpleri Federasyonu ile 5. dönemine başladığımız “Kıvılcım” projesi; “Hayat Sende Gençlik Akademisi Derneği” ile hayata geçirdiğimiz “Hayat Sende” projesi, son 2 yılda ulusal bazda yürüttüğümüz diğer projelerdir. Ayrıca Antalya ve Adana lokalinde yürüttüğümüz kadınlar odaklı projelerimiz de var. Antalya AKEV Üniversitesi Kariyer Merkezi” ve “Muratpaşa Belediyesi ASSİM” iş birliğinde gerçekleştirilen, “Güçlenen Kanatlar” isimli Genç Girişimci Koçluğu projemiz; Antalya Sanayici ve İş İnsanları Derneği (ANSİAD) ve Akdeniz Üniversitesi Kariyer Merkezi (AKAMER) iş birliğinde yürüttüğümüz ve ANSİAD üyesi iş insanlarının iş hayatını destekleyecek ve Akdeniz Üniversiteli genç kadın öğrencilerin kariyer yolculuğuna ışık tutacak “ANAHTAR Koçluk Projesi-Bugünün ve Geleceğin Liderleri” projesi ve Adana’da faaliyet gösteren “Kınalı Eller Kadın Hareketi Salmanbeyli Kadın Kalkınma Kooperatifi” işbirliğinde, Salmanbeyli Köyü’nde yürütülen ve dünyada ilk kez koçluk hizmetini, kurumsal ve iş dünyasından; tarıma, tarlarda çalışan emekçi kadınlara taşıyan “Kınalı Eller” projesi bunlardan bazı örnekler. Ve tüm bu projelerin en önemli ortak özelliği, projelere katılıp, koçluk veren tüm ICF Türkiye üyesi koçların gönüllü hizmet etmesidir.